Rekabet hukuku, piyasa dengesini koruyarak tüketicilere adil fiyatlandırma ve geniş ürün seçenekleri sunarken, şirketlerin eşit şartlarda faaliyet göstermesine de imkan tanımaktadır. Rekabet hukukunun temel amacı, tüketicilere kaliteli ürünleri adil fiyatlarla sunmak ve şirketlerin eşit koşullarda rekabet ettiği sağlıklı bir piyasa ortamı oluşturmaktır. Bu kapsamda, fiyatların veya üretim koşullarının gizli anlaşmalarla yapay biçimde belirlenmesi, piyasaya girişin engellenmesi ve müşteri paylaşımı gibi uygulamalar, rekabeti bozan önemli unsurlar olarak değerlendirilir.
Avrupa Komisyonu, 2024 yılında İsviçre merkezli ilaç hammaddesi üreticisi Alchem International ve bağlı kuruluşu Alchem International (H.K.) Limited’e karşı bir rekabet ihlali kararı aldı. Komisyon, Alchem’in, ilaç üretiminde kullanılan önemli bir hammadde olan N-Butylbromide Scopolamine/Hyoscine (SNBB) satışlarında diğer üreticilerle birlikte fiyat belirleme ve müşteri paylaşımı gibi kartel niteliği taşıyan yasak faaliyetlerde bulunduğunu tespit etti.
Yapılan soruşturma sonucunda, Alchem’in 1 Kasım 2005 ile 12 Şubat 2018 tarihleri arasında Avrupa Ekonomik Alanı (EEA) içinde süregelen bu kartel faaliyetine katıldığı belirlendi. Alchem, soruşturma sürecinde Komisyon ile iş birliği yapmamış ve bu nedenle cezai indirime hak kazanamamıştır. Bu, AB rekabet hukuku açısından şirketlerin soruşturmalarda iş birliği yapmalarının ne denli kritik olduğunu da gözler önüne sermektedir.
Avrupa Komisyonu, bu ihlal nedeniyle Alchem’e toplam 489.000 € para cezası uygulamış olup, anılan ceza miktarı, ihlalin süresi, coğrafi kapsamı, hammadde satışlarının değeri ve ihlalin niteliği gibi unsurlar dikkate alınarak belirlenmiştir.
Alchem kararı, Avrupa Birliği’nin İşleyişine Dair Antlaşma (TFEU) 101. maddesinin rekabeti sınırlayıcı anlaşmaları yasaklayan hükümleri çerçevesinde verilmiştir. TFEU 101. maddeye göre, fiyat sabitleme, pazar paylaşımı veya üretim kısıtlamaları gibi faaliyetler, belirli istisnalar dışında yasaktır. Bu karar, ilaç sektöründe aktif bir hammaddeyle ilgili ilk kartel cezası olması nedeniyle ayrı bir öneme sahiptir.
Kartelin Piyasa ve Tüketici Üzerindeki Etkileri
Kartel uygulamaları, sadece fiyatları yükseltmekle kalmaz, aynı zamanda inovasyonu da engelleyebilir. Tüketiciler açısından, ilaç fiyatlarının yapay olarak artırılması özellikle kritik ilaçlarda erişimi zorlaştırmakta olup bunun sonuncunda da Avrupa’da ilaç sektöründe benzer kartel faaliyetlerinin mali yük oluşturduğu, tedarik zincirinde aksamalara yol açtığı ve pazar şeffaflığını bozduğu gözlemlenmiştir.
Avrupa Komisyonu’nun Denetim ve Soruşturma Yöntemleri
Komisyon, şüpheli yazışmaların incelenmesi, gizli belgelerin analizi ve piyasa gözetimi gibi yöntemlerle kartelleri tespit etmektedir. Alchem soruşturmasında, şirketin iş birliği yapmaması cezayı artırmış ve ihlalin ciddiyetini vurgulamıştır. Bu durum, rekabet ihlallerine karşı sıfır tolerans yaklaşımının somut bir örneğidir.
İlaç Endüstrisinde Kartel Riskleri ve Önleyici Önlemler
Hammadde odaklı karteller, üretim zincirinde ciddi etkiler yaratabilmektedir. Üretici sayısının azaltılması, fiyat dalgalanmaları ve tedarik sürekliliğinin bozulması bu risklerden bazılarıdır. AB’nin bu tür ihlallere karşı kapsamlı müdahalesi, yalnızca fiyat kontrolünü değil, aynı zamanda üretim ve dağıtım aşamalarının da şeffaflığını güvence altına almayı hedeflemektedir.
Küresel Perspektif
Alchem kararı, sadece Avrupa için değil, uluslararası rekabet hukuku açısından da önem taşımaktadır. ABD, Japonya ve Çin gibi ülkelerde de benzer ilaç hammadde kartelleri cezalandırılmıştır ve bu kararlar, küresel ilaç tedarik zincirinde adil rekabetin korunması adına emsal teşkil etmektedir.
Sonuç
Alchem kararı, rekabet hukukunun sadece adil fiyatlandırmayı korumakla kalmayıp, pazarın şeffaf, erişilebilir ve adil koşullarda işlemesini sağlama misyonunu güçlü şekilde ortaya koymaktadır. Bu karar, gelecekteki kartel oluşumlarını önlemeye, sektörde şeffaflığı artırmaya ve tüketicilerin korunmasına yönelik güçlü bir mesaj niteliği taşımaktadır.
Av. Nur Yeşildağ












