Singapur Konvansiyonu’nun Türk Hukukundaki Uygulama Alanı

Arabuluculuğun faydasını azaltan, maliyet ve vakit kaybına neden olan icra edilebilirlik eksikliğini gidermek hedefini güden Arabuluculuk Sonucunda Yapılan Milletlerarası Sulh Anlaşmaları Hakkında Birleşmiş Milletler Konvansiyonu (“Singapur Konvansiyonu”), Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda 20 Aralık 2018 tarihinde kabul edilmiş; Türkiye tarafından 07 Ağustos 2019 tarihinde imzalanmakla, 11 Nisan 2022 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Konvansiyon, farklı hukuki sistemlere sahip ülkelerde yerleşik taraflar arasında yapılan sulh anlaşmalarının uluslararası çerçevede kabul edilebilir, icra edilebilir ve bağlayıcı olması; böylelikle uluslararası ticaretin kolaylaştırılması ve ticari uyuşmazlıkların çözümünde hızlı, ucuz ve etkili bir alternatif olarak arabuluculuğun teşvik edilmesini amaçlamaktadır. Singapur Konvansiyonu ile ticari uyuşmazlıklar kapsamında arabuluculuk sonucunda imzalanan sulh anlaşmalarının, 50’den fazla taraf ülkede ek bir mahkeme kararına gerek kalmaksızın icrasını mümkün hale gelmektedir.

Konvansiyon bir ticari uyuşmazlığın çözümü için arabuluculuk sonucunda taraflarca yazılı olarak yapılan milletlerarası sulh anlaşmalarına uygulanır. Uyuşmazlık taraflarından birinin tüketici olması, uyuşmazlık konusunun aile hukukunu, miras hukukunu veya iş hukukunu ilgilendir olması hallerinde ise Konvansiyon uygulama alanı bulmayacaktır.

Singapur Konvansiyonu ile ortaya çıkacak anlaşma metni, uluslararası anlamda bağlayıcı ve icra edilebilir olacağından ticari hayatın uluslararası aktörlerine sağlanan bu imkanın uluslararası sulh sürecine ve uluslararası hukuk teamüllerine hakim deneyimli bir hukukçu kadrosu ile yürütülmesi önem arz etmektedir.

İlginizi çekebilir

Yorum Yap

Email adresiniz gizli kalacaktır.