• Anasayfa
Şengün & Partners Hukuk Yayınları
  • English
  • Deutsch
  • Français
  • Español
  • Italiano
  • Türkiye’de Yatırım Danışmanlığı
    • Şirket Kuruluşu
    • Risk, Uyum ve Regülasyon
    • ESG
    • Bilişim Teknoloji Danışmanlığı
    • Dijital Dönüşüm
  • Makaleler
    • Nedim Korhan Şengün’den
    • Girişimcilik Merkezi
    • Küresel Yeşil Merkezi
    • Risk, Uyum ve Regülasyon Merkezi
    • Tahkim Sulh ve Arabuluculuk Merkezi
    • Sermaye Piyasası ve Finans İşlemleri Merkezi
    • Sigorta Merkezi
    • Entelektüel Varlık Yönetimi Merkezi
    • Kişisel Veriler Merkezi
    • Rekabet Hukuku Uygulamaları Merkezi
    • Yatırım Danışma Merkezi
    • Uluslararası Ticaret Hukuku Merkezi
  • Duyurular
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Türkiye’de Yatırım Danışmanlığı
    • Şirket Kuruluşu
    • Risk, Uyum ve Regülasyon
    • ESG
    • Bilişim Teknoloji Danışmanlığı
    • Dijital Dönüşüm
  • Makaleler
    • Nedim Korhan Şengün’den
    • Girişimcilik Merkezi
    • Küresel Yeşil Merkezi
    • Risk, Uyum ve Regülasyon Merkezi
    • Tahkim Sulh ve Arabuluculuk Merkezi
    • Sermaye Piyasası ve Finans İşlemleri Merkezi
    • Sigorta Merkezi
    • Entelektüel Varlık Yönetimi Merkezi
    • Kişisel Veriler Merkezi
    • Rekabet Hukuku Uygulamaları Merkezi
    • Yatırım Danışma Merkezi
    • Uluslararası Ticaret Hukuku Merkezi
  • Duyurular
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Şengün & Partners Hukuk Yayınları
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Makaleler Rekabet Hukuku Uygulamaları Merkezi

Dijital Dönüşümün Ticari Ekosistemi Etkilemesinin Rekabet Hukuku Alanında İncelenmesi

31 Ekim 2025
içinde Rekabet Hukuku Uygulamaları Merkezi
Okuma Süresi: 7 dk okuma
A A
Dijital Dönüşümün Ticari Ekosistemi Etkilemesinin Rekabet Hukuku Alanında İncelenmesi
Facebook'ta PaylaşTwitter'da PaylaşLinkedin'de Paylaş

A. GİRİŞ

Dijitalleşmeyle birlikte yapay zekâ gelişimlerinin algoritmik ticari ekosistemi doğrudan etkisi altına aldığı dönemde yapay zekâ kullanım etkilerinin rekabet hukuku alanında derinlikli çözümlere ihtiyaç duyacağı muhtemeldir.

Dijitalleşmenin büyük bir ivme kazandığı son yıllarda yapay zekâ (AI) sistemleri sadece hizmet ve üretim sektörleri için değil tüm piyasa aktörleri açısından davranışların belirlenmesinde kriter teşkil edecek bir güç haline gelmiştir. Algoritmik fiyat belirleme, veri temelli tahminleme ve kullanıcı yönlendirmesi gibi etkenler rekabetin sadece insan vasıtası ile değil algoritmik modellemelerle şekillendiğini ortaya koyar. Bu modelleme ise klasik rekabet hukuku ilkelerinden ayrışır ve (i) kasıt (ii) anlaşma (iii) hâkim durumun kötüye kullanılması kavramlarına yeni bir çehre kazandıracak tartışmalara ortam yaratır. Çünkü piyasada otonom sistemler, genellikle insan denetiminin ötesinde karar alabilmekte ve böylelikle ekonomik düzenin görünmez bir koordinatörü haline gelmektedir.

Bu dönüşüm doğası gereği artık klasik “insan davranışı” temelindeki rekabet analizinden “makine davranışı” temelli bir perspektifi doğurmaktadır. Rekabet otoriteleri ise sadece davranışsak ekonomiyi değil dijital dönüşüm nedeni ile eş zamanlı olarak algoritmik etkileşim dinamiklerini de çözümleme zarureti ile karşı karşıya kalmıştır. Avrupa Komisyonu ve Ekonomik İş birliği ve Kalkınma Örgütü (“Organisation for Economic Co-Operation and Development” – “OECD”), yapay zekâ sistemlerinin öngörülemeyen öğrenme kapasitelerinin, geleneksel “ihlal kastı” tespitini zorlaştırdığına işaret etmektedir (OECD, Algorithms and Collusion: Competition Policy in the Digital Age, OECD Policy Roundtable Report, 2017).

B. GENEL İNCELEME

Piyasada yapay zekanın rolü, rekabet ihlali olarak yorumlanan edimlerin biçim olarak değişmesine neden olmuştur. Artık algoritmalar fiyatlama kararlarını, tedarikçi ilişkilerini ve reklam sıralamalarını belirlemektedir ve bu durumda “algoritmik kartelleşme” (algorithmic collusion) ve “örtük koordinasyon” gibi yeni ihlal türlerini ortaya çıkarmaktadır. Bu tür durumlarda, iki teşebbüs arasında doğrudan bir iletişim olmasa dahi, algoritmaların benzer öğrenme modelleri üzerinden paralel hareket etmesi sonucu rekabet fiilen kısıtlanabilmektedir. Avrupa Komisyonu, İngiltere Rekabet ve Piyasalar Otoritesi (CMA) ve OECD gibi kurumlar, algoritmik davranışların kasıt unsurundan bağımsız biçimde piyasa sonuçlarını etkilediğini kabul etmeye başlamıştır. Dolayısıyla soru artık, “ihlal var mı?” değil, “algoritmik kararın sınırında hukuki sorumluluk kime aittir?” sorusudur.

Avrupa Birliği’nin Dijital Piyasalar Yasası (Digital Markets Act – DMA) ve Yapay Zekâ Yasası (AI Act), bu karmaşık ilişkiye sistematik bir çerçeve getiren ilk düzenlemelerdendir. DMA, “gatekeeper(kapı bekçisi/belirleyici)” olarak tanımlanan büyük platformlara veri paylaşımı, şeffaflık ve self-preferencing (kendi kendini tercih etme/ettirme) yasağı gibi yükümlülükler getirerek algoritmik gücün denetimini amaçlamaktadır (Regulation (EU) 2022/1925 of the European Parliament and of the Council (Digital Markets Act – DMA – https://eur-lex.europa.eu/eli/reg/2022/1925/oj/eng-Z.T.: 01.10.2025).

AI Act ise yüksek riskli yapay zekâ sistemlerine ilişkin önleyici (ex ante) denetim, açıklanabilirlik (explainability) ve denetlenebilirlik (auditability) yükümlülüklerini öngörmektedir (Proposal for a Regulation of the European Parliament and of the Council Laying Down Harmonised Rules on Artificial Intelligence (Artificial Intelligence Act), Z.T.: 01.10.2025: https://eur-lex.europa.eu/legal-content/EN/TXT/?uri=celex:52021PC0206 ).

Algoritmik karar alma süreçleri bu düzenlemeler aracılığı ile yalnızca etik değil, aynı zamanda rekabet hukuku bağlamında da hesap verebilir hale evrilmektedir. Böylelikle piyasa üzerindeki veri hâkimiyetinin hukuk tarafından sınırlanabildiği yeni bir sorumluluk rejimi doğmaktadır.

Örnek değerlendirmeler açısından uluslararası alanda dijital dönüşüm ve rekabet hukuku temelinde Avrupa Komisyonu çokça emsal incelemeye imza atmış durumdadır. Nitekim en temel emsal kararlardan biri olan Avrupa Komisyonu’nun Google Shopping (European Commission, Case AT.39740 – Google Search (Shopping), Decision of 27 June 2017.; Z.T.: 05.10.2025: https://ec.europa.eu/competition/antitrust/cases/dec_docs/39740/39740_14996_3.pdf) emsal kararı algoritmik gücün hâkim durumun kötüye kullanılması biçiminde tezahür edebileceğine dair en somut örneklerindendir.

Bahse konu kararda Google, sisteminde bizzat uyguladığı karşılaştırmalı alışveriş hizmetini rakiplerinin önüne çıkaran sıralama algoritmalarıyla “kendi kendini tercih ettirme / self-preferencing” yaptığı gerekçesiyle 2,42 milyar Euro para cezasına çarptırılmıştır. Bu emsal karar ile dijital piyasa zemininde algoritmik üstünlüğün artık “doğal rekabet avantajı” olarak değil “piyasa gücünün kötüye kullanımı” şeklinde nitelendirilebileceği yönünde görüş bildirilmiştir.

Uluslararası sistemle birlikte ülkemizde de Türk Rekabet Hukuku benzer şekilde dijitalleşmenin yarattığı yeni ihlal biçimlerine uyum sağlama, sitem içi özümseme sürecindedir. 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun, algoritmik karar sistemlerine özgü bir hüküm içermemektedir. Ancak uygulamada hali hazırda var olan “etkin rekabetin kısıtlanması” ve “hâkim durumun kötüye kullanılması” maddeleri, algoritmik davranışların dolaylı sonuçlarını değerlendirmeye elverişlidir. Rekabet Kurumu’nun 2021 tarihli “Dijital Ekonomide Rekabet Politikası” raporu, algoritmik fiyatlama, veri taşınabilirliği ve platform davranışlarına ilişkin temel ilkeleri belirleyerek bu alanda farkındalık yaratmıştır. Ancak Türkiye’nin AB ile paralel ilerleyebilmesi için, algoritmik şeffaflık, veri erişimi ve yapay zekâ denetimi konularında kurumsal kapasiteyi güçlendirmesi ve AI tabanlı rekabet ihlallerine özgü kılavuzlar yayımlaması gerekmektedir.

C. AB KOMİSYONU KARARLARI VE HÂKİM DURUMUN KÖTÜYE KULLANILMASI

Hâkim durumun kötüye kullanılması (Abuse Of Dominance) kavramı piyasada , ana hatları ile ilgili teşebbüsün sahip olduğu ekonomik gücü ile ilgili pazardaki rekabet koşullarından bağımsız olarak hareket ederek arz ve talep dengelerini tek taraflı kararlar ile belirlemesi ve bu eylemi sürekli olarak ifa edebilmesi durumunu ifade etmektedir.

Ancak gelişen teknolojik yapılanma ile Hakim Durumun Kötüye Kullanılması kavramı dijital ekonomide yeni anlamlar kazanmıştır. Özellikle veri erişiminin tekelleşmesi, platform içi sıralama algoritmalarının manipülasyonu ve kullanıcı verilerinin çapraz kullanımı, klasik “fiyat dışı rekabet” ihlallerinin dijital karşılığı olarak birbirinden farklı ve evveliyatı bulunmauan örneklerle karşı karşıya kalınmaktadır.

Konu hakkında yine emsal bir inceleme ile Komisyon, Meta’nın (Facebook) veri işleme politikaları nedeniyle başlattığı soruşturmada veri kullanımının rekabet dışı bir avantaj sağladığını belirtmiştir (European Commission, Case AT.40628 – Meta Platforms and Data Combination Practices, Ongoing investigation, 2023; Z.T.: 05.10.2025: https://eur-lex.europa.eu/legal-content/EN/TXT/PDF/?uri=CELEX:62020TJ0451).

Üstelik bu durumun Avrupa Birliğinin İşleyişi Hakkında Antlaşma madde 102 (Treaty on the Functioning of the European Union – “TFEU” / Hâkim durumda bulunan teşebbüslerin bu konumlarını kötüye kullanmalarını yasaklayan hüküm) kapsamında kötüye kullanım teşkil edebileceğini de özellikli olarak kaleme almıştır.

Ek olarak uyumlu eylem olarak kabul edilebilecek mahiyette “algoritmik eşgüdüm” (algorithmic coordination) kavramı, kasıtlı bir anlaşma olmaksızın fiyatların paralel hale gelmesi gibi sonuçlar doğurduğunda, rekabetin fiilen zedelendiği yönünde yorumlanmaktadır.

Komisyon, Eturas (CJEU, Case C-74/14 – Eturas UAB and Others v. Lietuvos Respublikos konkurencijos taryba, Judgment of 21 January 2016: Z.T.: 09.10.2025, https://eur-lex.europa.eu/legal-content/EN/TXT/?uri=celex:62014CJ0074) kararında, çevrimiçi bir seyahat platformunda algoritmik fiyat kısıtlamasının dolaylı koordinasyon anlamına geldiğini tespit etmiştir. Bu karar, algoritmik sistemlerin “iletişim aracı” olarak kabul edilebileceğini ortaya koyarak, sorumluluğun sadece yazılım geliştiricilerine değil, yazılımı kullanan teşebbüslere de yüklenebileceğini göstermiştir.

OECD’nin 2017 tarihli “Algorithms and Collusion” raporu ise algoritmik karar sistemlerinin koordinasyon risklerini sistematik olarak analiz ederek, ex ante denetim ve algoritmik şeffaflık ilkelerini önermiştir.

D. TÜRK REKABET HUKUKU AÇISINDAN DEĞERLENDİRME

Uluslararası sistemle birlikte ülkemizde de Türk Rekabet Hukuku benzer şekilde dijitalleşmenin yarattığı yeni ihlal biçimlerine uyum sağlama, sitem içi özümseme sürecindedir. 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun, algoritmik karar sistemlerine özgü bir hüküm içermemektedir. Ancak uygulamada hali hazırda var olan “etkin rekabetin kısıtlanması” ve “hâkim durumun kötüye kullanılması” maddeleri, algoritmik davranışların dolaylı sonuçlarını değerlendirmeye elverişlidir.

Rekabet Kurumu’nun 2021 tarihli “Dijital Ekonomide Rekabet Politikası” raporu (https://www.rekabet.gov.tr/Dosya/dijital-piyasalar-calisma-metni.pdf, Z.T.: 09.10.2025), algoritmik fiyatlama, veri taşınabilirliği ve platform davranışlarına ilişkin temel ilkeleri belirleyerek bu alanda farkındalık yaratmıştır. Ancak Türkiye’nin AB ile paralel ilerleyebilmesi için, algoritmik şeffaflık, veri erişimi ve yapay zekâ denetimi konularında kurumsal kapasiteyi güçlendirmesi ve AI tabanlı rekabet ihlallerine özgü kılavuzlar yayımlaması gerekmektedir.

Türk Rekabet Kurumu’nun Trendyol (Rekabet Kurumu, Trendyol Kararı, 21-56/779-388, 30.09.2021; Z.T.: 12.10.2025; https://www.rekabet.gov.tr/tr/Guncel/dsm-grup-danismanlik-iletisim-ve-satis-t-b3da5d0675adef1193d70050568585c9) ve Yemeksepeti (Rekabet Kurumu, Yemeksepeti Kararı, 16-20/347-156, 09.06.2016.; Z.T.: 12.10.2025; https://www.rekabet.gov.tr/Karar?kararId=0bd0157a-2b4d-43ce-85a3-2af821bb387b) kararlarında da görüldüğü üzere, platformların algoritmik sıralama ve veri kullanımı politikaları, “kendi kendini tercih etme” yasağı kapsamında değerlendirilmiştir.

Bu kararlar, Türkiye’nin AB düzenlemeleri ile normatif uyum sürecinde olduğunu göstermektedir. Bununla birlikte, algoritmik sistemlerin denetimi için yapısal şeffaflık yükümlülüklerinin (örneğin algoritma denetim raporlarının Kurum’a sunulması gibi) gelecekte mevzuat değişiklikleriyle gündeme gelmesi beklenmektedir.

E. SONUÇ

Dijital dönüşümün gelişmelere paralel yalnızca yeni ihlal türleri değil yeni sorumluluk kalemleri ile Rekabet Hukuku açısından yeni bir çehre yarattığı tartışmasızdır. Artık “ekonomik aktör” tanımı insanla sınırlı olmayacak ve yine otonom karar sistemleri de hukuki analizde dikkate alınması gereken birer faile dönüşmüştür.

Bu nedenle, rekabet hukukunun geleceği algoritmik şeffaflık, hesap verebilirlik ve veri paylaşımı ilkeleri üzerine inşa edilmelidir. Türk Hukuk sisteminde de, AB Komisyonu ve OECD rehberleri ile uyumlu olarak, algoritmik ihlallerin önleyici (ex ante) şekilde tespit edilmesi, rekabetin dijital çağda korunmasının temel şartıdır.

Ortak Av. Gülşah Güven., LL.M.

PaylaşTweetPaylaş
Önceki Gönderi

İnşaat Sözleşmelerinde İş Sahibi’nin Haksız Feshi

Sonraki Gönderi

Uluslararası Taşımacılıkta CMR Hükümleri

İlgili Gönderiler

Uyumlu Eylemlerde İspat Sorunsalı

A. GİRİŞ En basit ifade ile rekabet birbirine rakip olan en az iki teşebbüsün içinde bulunduğu çekişme, liderliği elde etme...

Teşebbüsler Arası Anlaşmalar ve Rekabet Hukuku’nda Bu Anlaşmaların İhlal Niteliği

A. Giriş Türk Hukuku’nda “teşebbüsler arası anlaşma/teşebbüsler birliği kararları” gibi kavramlar aslında uluslararası alanda “Kartel Hukuku” olarak da kabul gören...

İlaç Hammaddelerinde Kartel Yapılanması: Avrupa Komisyonu’nun Alchem Kararı

İlaç Hammaddelerinde Kartel Yapılanması: Avrupa Komisyonu’nun Alchem Kararı

Rekabet hukuku, piyasa dengesini koruyarak tüketicilere adil fiyatlandırma ve geniş ürün seçenekleri sunarken, şirketlerin eşit şartlarda faaliyet göstermesine de imkan...

Şirketlerin Fiyat Yapılandırmalarında Rekabet Hukuku Risk Uyum Süreçleri

I. Giriş Serbest piyasa ekonomisin herhangi bir parametreye bağımlı olmaksızın varlığı ve korunması ile piyasa aktörleri arasında haksız rekabetin önlenmesi...

Rekabet Hukuku Kapsamında Yeşil Aklama

Son yıllarda artan iklim krizi farkındalığı neticesinde ticari aktörler, sektör fark etmeksizin rakiplerinden daha duyarlı, daha yeşil, daha sürdürülebilir ve...

Sonraki Gönderi
Uluslararası Taşımacılıkta CMR Hükümleri

Uluslararası Taşımacılıkta CMR Hükümleri

Son Makaleler

Uluslararası Taşımacılıkta CMR Hükümleri

Uluslararası Taşımacılıkta CMR Hükümleri

Dijital Dönüşümün Ticari Ekosistemi Etkilemesinin Rekabet Hukuku Alanında İncelenmesi

Dijital Dönüşümün Ticari Ekosistemi Etkilemesinin Rekabet Hukuku Alanında İncelenmesi

İnşaat Sözleşmelerinde İş Sahibi’nin Haksız Feshi

İnşaat Sözleşmelerinde İş Sahibi’nin Haksız Feshi

Elektrikli Araç Şarj İstasyonları Kurulmasının Hukuki Boyutu

Elektrikli Araç Şarj İstasyonları Kurulmasının Hukuki Boyutu

Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Aktarımı

Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Aktarımı

Siber Sigorta Poliçelerinde Algoritmik Risk Skorlaması

Siber Sigorta Poliçelerinde Algoritmik Risk Skorlaması

  • Anasayfa

© 2024 Şengün Partners

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Türkiye’de Yatırım Danışmanlığı
  • Makaleler
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Türkçe
    • English
    • Deutsch
    • Français
    • Türkçe
    • Español
    • Italiano

© 2024 Şengün Partners